26 Eylül 2011 Pazartesi

Kabul Günü

Etkinliksizlikten kuruyup kaldığımızı farkedince neden bizim de bir kabul günümüz yok sorunsalına dalarak hemen bir organizasyon düzenleme gayretine giriştik. Öğrendik ki artık kabul günleri de tarz değiştirmiş, insanlar pasta böörek pişirip yorulmamak için pide, lahmacun siparişi falan veriyorlarmış. Bazı buluşmalar da gün sahibinin ev dışı bir mekanda sizi karşıladığı, yenilen içilenlerin masraflarının Alman usulü ödendiği şekilde oluyormuş. Ama biz klasik olanın peşindeydik. Evet derdimiz sadece yıllarını bu işe vermiş teyzeler gibi birbirimizin evinde toplanıp nefes alamayıncaya kadar tıkınmak ve dedikodu yapmaktı! E biz bu işleri bilmediğimizden erken rezervasyon dönemini kaçırmışız, teklif götürdüğümüz kişilerden bazıları çoktan yıllık planını yapmış, böyle olunca 4 kişiden fazla kimseyi bulamadık, üzüldük, ağladık neden kimsemiz yok yaw bizim diye dövündük... Neden sonra başvurular çığ gibi büyüdü, 7 kişilik kadro ile büyük bir kura heyecanı, vay efendim kim sona kaldı, kim ilk sırayı kaptı şakalaşmaları ile sürecimiz başladı... Hayırlı olsuunn...



Şık ve zarif masa düzeni
                                      
Bu tür toplantılarda ev sahibi hep en yorgun kişi olduğundan herkes bir çeşit yiyecek yapsın kimse de telaş yaşamasın dedik, paylaştık mamaları, haydi bakalım, geldi çattı büyük gün. Aman da aman, 3 kayıpla mini gün oldu bizimki, olsun biz çok mutlu olduk:)


The mantı

El emeği göz nuru yiyeceklerle güzel bir sofra kurduk, başrolde bir tepsi fırınlanmış mantı olunca gözümüz döndü. Köşelerinden sıkılan mantıların tepsiye dizilirken belli bir nizama girme zorunluluğu olduğunu ve bu düzene "karnı karnına gelmek" dendiğini, Çiğdemimin annesinin bu düzen hususunda özel bir hassasiyetinin olduğunu ve standardı yakalayana ve yakalatana kadar uğraştığını biliyordum, yerken uzun uzun çiğneyeyim, tadı damağıma yerleşsin istedim...Hmmm misss!

                                          
                                                                        Tiramisu

Emine de tatlı kızı Ekin'le yaptığı Tiramisu yorumu ile katılmıştı aramıza. Yediğim en güzel tatlılardandı, kekini de kendisi pişirdiği benim gibi hazır kekle leylon leylon tadı olan çakma bir şaheser ortaya koymadığı için tebrikssss milyon kere. Bir de çok pratik olduğunu söylemiyor mu, üşengeçliğimden utanıp yerin dibine giriyorum... Arabada gelirken birazcık sarsılmış, ne önemi var, paketten çıkınca kimse görmese de kalite kontrol hesaaabı köşesine bir parmak atsam dedim:))



Herşeyli Patates

Asli, sevdiğimiz herşeyli patates salatası yapmıştı, o mayonezli yumuşacık sarımsak tadı yok mu baştan çıkarıyor beni! 

Hepsinden tabak tabak yerim ben bu masadakilerin.


El yapımı peçete halkası

Peçetelikleri beğendik, marifetperest insanlar ince ince sabırla dizmişler boncukları, can mı dayanır yahu, ama sonuç nasıl güzel olmuş...Çok Şık ve zarif..

Hey siz!!!Kiloma bakıp boğaz performansım hakkında tahmin yürütenler,azcık ye de kilo al diyenler, bu konuda maşallahım var benim, hoppidi hoppidi mideye hepiciği, darısı ikinci buluşmayaaa...

Çook mutlu oldum ben, dedikodudan mı yemekten mi? Bence yürekten sevdiğim kişilerden...Gerisi bahane...Teşekkürrrrrr!!









1 yorum:

  1. hayırlı olsun canıııım, okurken çok eğlendim :) fotoğraflar da harika... kabul günü için iyi ki böyle bir karar alıp, toplanmışız, yedik, içtik, güldük, eğlendik... sizin gibi mükemmel ve candan arkadaşları ağırlamaktan onur duydum... bu arada peçete halkalarını beğendiğinize sevindim ne kadar sabrım varsa onu da boncuklar da bıraktım galiba :)
    Gönül Çiğdem Kamalı

    YanıtlaSil